Ruşen Emmi'ye, Ruşen Emmimiz'e
...
Sevgili Seyfettin Duman ile görüşürken, hatlar sık sık kesildi...
İzin verseydi Teknoloji...
...
Ama, neler neler,paylaştık gene de...
Teknoloji izin vermese de...
...
Sevgili Seyfettin,
Bilirsin,
Kısa zamanda neler de paylaştık...
...
İzin verseydi teknoloji,
Daha da paylaşacaktık...
...
Bir Sivas'a,
Bir Kabakyazısı'na uzanacaktık...

...
Hasan Abi, Çay da demlemiştir,
Kim bilir,
...
Arı,
Duru...
İçilmez mi?
Hilesiz, hurdasız,
Kepenek Suyu...
...
Ruşen Emmi,
Bıyıklarını buruyordur,
Gururlu, onurlu, MAĞRUR...
Kendinden emin...
sonderece özgüvenli
Öğrenciler, neler oluyor bilmez mi?
...
Atlara,
"deh!" bile demiyor,
Ya, var bir bildiği,
Ya da, bir beklediği,
...
Atlar huysuz,
Sinek mi kondu ne?...
Kuyruklarını, başlarını sallıyorlar,
Aceleci, öfkeli...
Ve deli deli...
Başlarındaki torba,
Sallanıyor, bir o yana,
Bir bu yana...
...
Oralı değil Ruşen emmi,
Bakıyor, bir yemekhane,
Bir giriş kapısına...
...
Devam ediyor bıyıklarını burmaya...
...
Allah Allah, ...
Alış-veriş vakti değil,...
Hocalar yemekte,
Atlar, huysuz niye?
...
Tanımazlar mı Seyislerini?
Kim bilir, var bir bidikleri...
...
Çıkıyor Kenan Emmi,
Revir kapısından,
Elinde, sırtında, ...
Bir yığın, yaş-kuru, çamaşırlan...
...
Bekliyor karşısında bir bıyık buran...
...
Atlar huysuz, tepiniyor...
Başlarındaki torbalara aldırmadan...
...
...
Çıka çıka. ...
Kazım Emmi çıkıyor,
Giriş kapısından...
Ellerini indiriyor,
Ruşen Emmi,
Bıyıklarıdan...
....
Kırat,
tanıdık birine bakarak,
Herzaman huysuzlanılmaz ya,
Huylulanıyor gayrı, ...
Ne sallıyor kuyruğunu,
Ne de başındaki torbayı...
Kulaklarını sol yana dikip,
Bakıyor tanıdık birine,
Giriş kapısından çıkan,
Kazım Emmi'ye...

Belki,
bunları da konuşacaktık,
İzin verseydi Teknoloji...
Sevgili Seyfettin ile,
...
Kim bilir?...
...
.....
......
Almanya, 12.03.2011,
Ali İhsan Asıhan

emmoğlu46